meat is murder


robert braidwood

[ buraya yazı gelecek ]






firat pabuccu

bana inanıp yardımcı olan insanlar olduğunu biliyorum, onlara sonsuza dek sadık kalıcam

ve virginia woolf' un hayal ettiği gibi kimsenin hayatında derin izler bırakmadan hafif, gülümseyen adımlarla geçip gidicem bu dünyadan..


ama sonunda çok kıymetli bi insan olduğuma beni de ikna etmeyi başardılar, , yani siz de kabul edersiniz ki artık herkesle yüz göz olamam

insanlığın geri kalanını temsilen sadece şu 3 kişiyle görüşebilirim :


1- dennis rodman ;


evet ben de kim jong-un reis gibi koyu bir rodman fanatiğiyim,,

dennis bizi anlar, siz anlayamassınız.

2 -elvin levinler ve eşi;


birkaç ay önce nihan'la elvin'in özenle badem sütü hazırlayışını seyrederken

(badem sütünü eve sokmuyodum ve gereksiz buluyodum, şimdi et yemediğim için belki ben de içerim)

-bak görüyo musun aynı benim gibi yemek yapıyo, işte sen de böyle yemek yapmalısın!! dedim..

hatta yoksa bu evde benle yaşayamassın fln da dedim ama orayı karıştırmayalım şimdi muhahahahh..

neyse nihan kısa sürede yemek yapma işini ciddiye alınca birlikte 'süper' yemekler yapmaya başladık.

yani bu titizlik mükemmeliyetçilik ve ama yine de hayatın değiştiremediğimiz şartlarına uyum sağlayarak elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışmak..

eşiyle kapadokya'da ya da bilmem nerede bilmem ne çekimini veya siz ne iş yapıyosanız o işi ciddiye almak

bu yaklaşım beni etkiliyo dogrusu..

ben de yazarken artık biraz daha özenli olmalıyım sanırım.


3- dost kayaoğlu ya da dünya basının kendisini tanıdığı isimle -no name muslim youtuber-


dost bi yandan her türlü olumsuz şartla boğuşurken işini düzgün yapmaya çalışan bi insan, aynı elvin gibi,,

yani herkes bilir bi oyun incelemesi yaparken ne kadar özendiğini, geceleri uykusuz kalıp sağlığından olma pahasına ne kadar uğraştığını..

sonuçta çıkardığı iş dünyada bu işi yapan kimsenin yaptığından daha aşağıda değil.




haaa yok sen daha bunu hakkedecek bir eser üretmedin derseniz..

ki bu doğru olabilir... en son alkış tezahürat eşliğinde kemal sunal gibi kürsüye çıktığımı hatırlıyorum, :)))

daha henüz ne olduğumu ben de pek anlamış değilim ....


yani o zaman da belki bodrum'da gezerken bana rastlarsınız, size bi bira ısmarlarım..



( son bişey daha youtube ile ilgili olarak, siz biliyosunuz zaten ama yine de söylemeliyim.. youtube'da yüzbinlerce insanın hayatına dokunan her yaştan binlerce genç var,, onları aşağılamaya çalışanları kendi evladını beğenmeyen cahil ana babalara benzetiyorum ..)